Ana içeriğe atla

Hicrî Takvim Miladi Takvime Nasıl Çevrilir?


Örnek: Hicrî 1431 yılını Miladi Takvime Çevirme Aşamaları:

I. Aşama: 1441 Hicrî yıl 33 sayısına bölünür. Çünkü 1 Hicri yıl yaklaşık 354 gündür. Hicrî takvim kamerî, yani aya dayalı düzenlenir. Güneşe dayalı düzenlenen Miladi Takvimde ise 1 miladi yıl yaklaşık 365 gündür. İki takvim arasında bir yıllık sürede 11 günlük fark görülür. Bu fark toplamda her 33 yılda 1 yıl olmuş olur.

1431/ 33 = 43,36...→ yaklaşık 43.

Böylece 33 yılda 1 yıllık farktan 1431 yılda kaç yıl fark olduğu ortaya çıkar.

II. Aşama:  Yukarıda çıkan sonuç, Hicri yıldan çıkarılır.

1431-43= 1388

Böylece Hicri Takvimin Miladi takvim ile arasındaki fark düzeltilmiş oldu.

III. Aşama: Yukarıda çıkan sonuç yıl farkı alınmış hicri tarihtir. Son olarak bu sonuca iki takvim arasında 622 yıl farkı eklenir. Hicrî Takvim başlangıcı, İslam Dini Peygamberi Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye Hicreti olayıdır. Bu olay Miladi 622'de olmuştur. 622 rakamı   iki takvim arasındaki yıl farkıdır.

1388+622 = 2010

SONUÇ: Hicri 1431, Miladi 2010'dur

Miladi 2010 yılını Hicri (Kameri) Yıla çevirirken;

I. Aşama
2010-621=1389

II. Aşama
1389/33=42,090...→yaklaşık 42

III. Aşama
1389+42= 1431

DİKKAT→Yukarıdaki hesaplamalar kabaca yapılmış hesaplamalardır. Örneğin; 01 CEMAZİYELEVVEL 1441 Hicri Yılı 27 Aralık 2019 Cuma günününe denk gelirken; 01 CEMAZİYELAHİR 1441 ise 26 Ocak 2020'ye denk gelir. 01 CEMAZİYELEVVEL 1442 ise 16 Aralık 2020'dir. Bu yüzden yukarıda yapılan kabaca hesaplar, tarihçilerin araştırma yaparken  tarih aralığını tahmin ederek kolaylıkla inceleme yapmasına olanak sağlar.  Konu ile ilgili  Ayrıntılar için BKZ.↴

Rumi Takvim Miladi Takvime Nasıl Çevrilir? Ayrıca BKZ.
http://www.sessiztarih.net/2020/06/rumi-takvim-miladi-takvime-nasil.html


Rumi Takvim nedir? Özellikleri Kısaca Nedir? Ayrıca BKZ.↴
http://www.sessiztarih.net/2020/06/rumi-takvim-nedir-ozellikleri-kisaca.html

Türklerin Tarih Boyunca Kullandığı Takvimler Nedir? Ayrıca BKZ.↴
http://www.sessiztarih.net/2020/05/turklerin-tarih-boyunca-kullandigi.html



Hazırlayan: Ali ÇİMEN

Kaynakça:

→''Rumi,miladi,hicri tarihler nasıl birbirine çevrilir?'', NTVtarih Dergisi, Sayı:20, Eylül 2010, s.8.

→Diyanet İşleri Başkanlığı→Ayrıntılı bilgi için BKZ.↴

→Otomatik Takvim Çevirileri için BKZ.↴

Tarih Çevirme Kılavuzu


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yurt Açan-Yurt Tutan-Yurt Kurtaran Savaşları Nedir?

Tarihte; Malazgirt Savaşı "Yurt Açan Savaş", Miryokefalon Savaşı "Yurt Tutan Savaş", Büyük Taarruz "Yurt Kurtaran Savaş", Dandanakan Savaşı "Devlet Kuran Savaş" olarak nitelendirilir.    26 Ağustos 1071'de Büyük Selçuklu Devleti ile Anadolu'ya egemen olan Bizans İmparatorluğu arasında Malazgirt Meydan Savaşı yapıldı. BSD Sultanı Alparslan'ın orduları Romen Diyojen'in Bizans Ordusunu hezimete uğrattı. Bu savaştan sonra Türkler Anadolu'yu yurt edinmeye başladı. " Anadolu'nun kapıları Türklere açıldı."    11 Eylül 1176'da Anadolu Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında Denizli-Isparta arasındaki bölgede Miryokefalon  ( Myriokephalon)  Savaşı yapıldı. Bizans İmparatorluğu'nun bu savaştaki amacı Türkleri Anadolu'dan çıkarmaktı. ASD Sultanı II. Kılıç Arslan'ın orduları Bizans ordularını bozguna uğrattı. Böylece Anadolu'nun Türk yurdu olduğu kesinleşti. Türklerin Anadolu'dan atılamay

Atatürk ve Dayısının Çiftliğindeki Günleri

Mustafa Kemal'in Çiftlik Hayatı Mustafa Kemal, Selanik Şemsi Efendi İlkokulu'nda okulun altıncı sınıfında, yani orta kısmının ikinci bölümünü de bitirdiği dönemde babası Ali Rıza Efendi'yi kaybetmenin (28 Kasım 1893) acısını yaşadı. Şok yaşayan aile Zübeyde Hanım'ın isteği üzerine bir müddet Selanik yakınlarındaki Langaza'ya gitti. Orada küçük Mustafa'nın dayısı Hüseyin Ağa, çiftlikte çalışıyordu. Zübeyde Hanım maddi zorluklar yüzünden bu tercihi yapmıştı. Çiftlikte dayısı Hüseyin Ağa ile birlikte çiftlik işlerine yardım etti. Doğayla iç içe oldu. El becerilerini geliştirdi. Bakla tarlsında bekçilik yaptı. Bu çiftlikte bir dönem kalan Mustafa Kemal öğrenim hayatına da ara vermek zorunda kalmıştı. Mustafa'yı buradaki Rum Kilise Okulu'na yollamayı düşünmüşlerse de kendisi buna karşı çıkmıştı. Çiftliğin Arnavut yazıcısı Kamil Efendi'nin ve komşuları Hatice Hanım'ın verdiği derslerden de memnun kalmamıştı. Eğitim imkanından yoksun kalan bu

Gülbank Duası Nedir?

      Tekke âyinlerinde, saraylarda yapılan merâsimlerde, yeniçerilerin törenlerinde hep bir ağızdan yüksek sesle okunan ilâhi ya da duâlara GÜLBANG (Gülbank) denir.   Gülbanklar genellikle Türkçe ve topluca edilen dualardır.  Allah'a yalvarıp yakarma için söylenen dualardır. Yapılacak, ortaya konulacak iş; hayır, mutluluk, başarı getirsin diye yapılan dualardır.   Osmanlıca sözlükte ise Gülbang-ı Muhammedî, ezan demektir. Yeniçeri Gülbankı    Özellikle Bektaşilik, Mevlevîlik ve diğer bazı tarikatlarda çok yaygın bir dua geleneğiydi. Osmanlı Devleti'ndeki en stratejik askeri bölüklerden biri olan Yeniçeri Ocağı'nda bu gelenek yüzlerce yıl sürdürüldü. Yeniçeriler Bektaşîydi,  Ocağ-ı Bektaşîyân'dı.   Ayrıca  Mehteran Bölüğünde mehterbaşı da gülbank okurdu.      Özellikle tarihi Edirne Kırpınar Yağlı güreşlerinde ve diğer yağlı güreşlerde gülbank geleneği günümüze dek sürdürülmüştür. Yine esnaf teşkilatı olan Ahilikte, çıraklık, kalfalık ve ustalık törenl