Ana içeriğe atla

Dağılma Döneminde Yurt İçi Seyahati Yapan Osmanlı Padişahları Kimlerdir?

   İlk yurt içi seyahati gerçekleştiren Osmanlı padişahı II. Mahmut'tur. Sultan II. Mahmut'un sırasıyla oğlu Sultan Abdülmecid, oğlu Sultan Abdülaziz, torunu Sultan II. Abdülhamid, torunu Sultan V. Mehmet Reşat yurt içi gezileri yapan Osmanlı padişahlarıdır. 

Ayrıca BKZ→İlk yurt içi gezisine çıkan Osmanlı Padişahı
http://www.sessiztarih.net/2020/06/ilk-yurt-ici-gezisine-cikan-osmanli.html

  
II. Mahmut
   Bu  dönemde, sadece 93 günlük hükümdarlığı olan V. Murat ile son Osmanlı padişahı VI. Mehmet Vahdettin yurt içi gezisi yapmamıştır.V. Murat'ın sağlık sorunları yüzünden gitmediği ve tahtan çekildiğinden seyahat yapmaması olası bir durumdur. Padişah Vahdettin döneminde ise Osmanlı topraklarında Mondros Mütarekesi ile başlayacak işgallerin bu gezilere izin vermediği söylenebilir.

Ayrıca BKZ.→Dağılma Dönemi Osmanlı Padişahları
http://www.sessiztarih.net/2014/04/dagilma-donemi-osmanli-padisahlari.html


Sultan Abdülmecid


   Yurt içi seyahatlerin yapıldığı dönem; Osmanlı'nın yıkılmaya ve dağılmaya başladığı, bu yüzden bir çok alanda ıslahatların yapıldığı, ''Modernleşme ve Batılılaşma''nın son sürat gittiği bir dönemdir. Bu sebeple II. Mahmut ve onun iki oğlu ile iki torunu, yapılan yeniliklerin halka yansıması, halkın şikayetlerinin alınması ve bunlara çözüm bulunması gibi amaçlarla yurtta seyahata çıkmışlardır. Bu geziler Osmanlı üst düzey reformist bürokratlarının halka buluşması biçiminde de algılanabilir. Merkezi otoritenin görününür kılınması da bu kişilerin bir başka amacıdır. Geziler sırasında halka maddi yardımlarda bulunulmuştur. Gayri müslim cemaatlere de parasal yardımlar sağlanmıştır. Yurt içi geziler içinde sosyal, siyasal, askeri denetim, ekonomik ve kültürel nedenler barındırmıştır.

Sultan Abdülaziz


    Padişahlar, en çok İzmit ve Bursa'ya gitmişlerdir. Ayrıca Mısır'a giden ilk ve tek Osmanlı padişahı da Sultan Abdülaziz olmuştur. Sultan Abdülmecid'in 1859'daki Selanik gezisi de kayda değerdir. 1856 Islahat Fermanı sonrası Selanik'i ziyaret eden ilk ve tek Osmanlı padişahı olmuştur. En çok yer gezen ise ilk yurt içi geziye çıkan II. Mahmuttur. 

Ayrıca BKZ.→Mısır'a seyahat eden ilk ve tek Osmanlı Padişahı

http://www.sessiztarih.net/2020/06/misir-eyaletine-seyahat-eden-ilk-ve-tek.html


Sultan II. Abdülhamid

   Padişahların ziyaretlerini gerçekleştirdikleri Mısır ve Rumeli vilayetlerinin bir süre sonra Osmanlı topraklarından kopması da ayrıca tartışılması ve incelenmesi gereken bir konu olacaktır.
Sultan V. Mehmet Reşad


Derleyen: Ali ÇİMEN


Kaynakça



Mehmet MERCAN, ''Osmanlı Padişahlarının Yurt İçi Gezileri (Bir Kronoloji Denemesi), ''Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi, Erzurum, Eylül 2017, s.459-474.

Yukarıda adı geçen makaleye genel ağ üzerinden ulaşmak için BKZ.


Diren ÇAKILCI''UNUTULMUŞ BİR SEYÂHAT-İ HÜMÂYÛN: SULTAN ABDÜLMECİD’İN SELANİK ZİYARETİ'', Tarih Dergisi, Sayı 65, İstanbul 2917, s.63-98.

Yukarıda adı geçen makaleye genel ağ üzerinden ulaşmak için BKZ.

http://aves.akdeniz.edu.tr/YayinGoster.aspx?ID=3833&NO=8






Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yurt Açan-Yurt Tutan-Yurt Kurtaran Savaşları Nedir?

Tarihte; Malazgirt Savaşı "Yurt Açan Savaş", Miryokefalon Savaşı "Yurt Tutan Savaş", Büyük Taarruz "Yurt Kurtaran Savaş", Dandanakan Savaşı "Devlet Kuran Savaş" olarak nitelendirilir.    26 Ağustos 1071'de Büyük Selçuklu Devleti ile Anadolu'ya egemen olan Bizans İmparatorluğu arasında Malazgirt Meydan Savaşı yapıldı. BSD Sultanı Alparslan'ın orduları Romen Diyojen'in Bizans Ordusunu hezimete uğrattı. Bu savaştan sonra Türkler Anadolu'yu yurt edinmeye başladı. " Anadolu'nun kapıları Türklere açıldı."    11 Eylül 1176'da Anadolu Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında Denizli-Isparta arasındaki bölgede Miryokefalon  ( Myriokephalon)  Savaşı yapıldı. Bizans İmparatorluğu'nun bu savaştaki amacı Türkleri Anadolu'dan çıkarmaktı. ASD Sultanı II. Kılıç Arslan'ın orduları Bizans ordularını bozguna uğrattı. Böylece Anadolu'nun Türk yurdu olduğu kesinleşti. Türklerin Anadolu'dan atılamay

Atatürk ve Dayısının Çiftliğindeki Günleri

Mustafa Kemal'in Çiftlik Hayatı Mustafa Kemal, Selanik Şemsi Efendi İlkokulu'nda okulun altıncı sınıfında, yani orta kısmının ikinci bölümünü de bitirdiği dönemde babası Ali Rıza Efendi'yi kaybetmenin (28 Kasım 1893) acısını yaşadı. Şok yaşayan aile Zübeyde Hanım'ın isteği üzerine bir müddet Selanik yakınlarındaki Langaza'ya gitti. Orada küçük Mustafa'nın dayısı Hüseyin Ağa, çiftlikte çalışıyordu. Zübeyde Hanım maddi zorluklar yüzünden bu tercihi yapmıştı. Çiftlikte dayısı Hüseyin Ağa ile birlikte çiftlik işlerine yardım etti. Doğayla iç içe oldu. El becerilerini geliştirdi. Bakla tarlsında bekçilik yaptı. Bu çiftlikte bir dönem kalan Mustafa Kemal öğrenim hayatına da ara vermek zorunda kalmıştı. Mustafa'yı buradaki Rum Kilise Okulu'na yollamayı düşünmüşlerse de kendisi buna karşı çıkmıştı. Çiftliğin Arnavut yazıcısı Kamil Efendi'nin ve komşuları Hatice Hanım'ın verdiği derslerden de memnun kalmamıştı. Eğitim imkanından yoksun kalan bu

Gülbank Duası Nedir?

      Tekke âyinlerinde, saraylarda yapılan merâsimlerde, yeniçerilerin törenlerinde hep bir ağızdan yüksek sesle okunan ilâhi ya da duâlara GÜLBANG (Gülbank) denir.   Gülbanklar genellikle Türkçe ve topluca edilen dualardır.  Allah'a yalvarıp yakarma için söylenen dualardır. Yapılacak, ortaya konulacak iş; hayır, mutluluk, başarı getirsin diye yapılan dualardır.   Osmanlıca sözlükte ise Gülbang-ı Muhammedî, ezan demektir. Yeniçeri Gülbankı    Özellikle Bektaşilik, Mevlevîlik ve diğer bazı tarikatlarda çok yaygın bir dua geleneğiydi. Osmanlı Devleti'ndeki en stratejik askeri bölüklerden biri olan Yeniçeri Ocağı'nda bu gelenek yüzlerce yıl sürdürüldü. Yeniçeriler Bektaşîydi,  Ocağ-ı Bektaşîyân'dı.   Ayrıca  Mehteran Bölüğünde mehterbaşı da gülbank okurdu.      Özellikle tarihi Edirne Kırpınar Yağlı güreşlerinde ve diğer yağlı güreşlerde gülbank geleneği günümüze dek sürdürülmüştür. Yine esnaf teşkilatı olan Ahilikte, çıraklık, kalfalık ve ustalık törenl