Ana içeriğe atla

Berlin Ablukası- Müttefik Blokun Çöküşü (Ayrıntılı)

   24 Haziran 1948 ile 12 Mayıs 1949 tarihleri arasında, SSCB'nin Müttefik Devletler ile birlikte işgal alanı oluşturduğu Berlin'de başta ABD olmak üzere Batılı Devletlere göz dağı vermek, onları bölgeden çıkartmak gibi amaçlar ile Berlin'in tüm kara bağlantısını ve ikmal yollarını keserek giriş-çıkışını kontrolü altına aldığı olaya Berlin Ablukası denir. Abluka ile Berlin Buhranı doğmuştur. Berlin Buhranı (Bunalımı) süreç içinde aralıklı biçimde 1972'ye kadar sürmüştür.

Konu İle İlgili ÖZET İçin BKZ.↴
   
   II. Dünya Savaşı sonlarına doğru Almanya ve başkenti Berlin, Dörtlü Müttefik İşgal grubu (SSCB-ABD-İngiltere-Fransa) tarafından işgal edildi. Berlin ise işgalciler tarafından Almanya'dan farklı olarak "Büyük Berlin Toprağı" olarak tanımlandı. Dörtlü işgalci grup komutanları Berlin'de 15 günlük devreler halinde yetkilerini kullanacaktı. Fakat siyasi menfaatleri farklılaşan işkembesi geniş devletler anlaşmazlıklara ve bunalımlara açılan bir sürecin içine gireceklerdi.

 Fotoğraf  Kaynak: Orta öğretim 12. Sınıf Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi MEB Ders Kitabı, 2018, s.111.
  İngiltere ve Fransa'nın Almanya'daki işgal alanlarını ABD ile birleştirmesi ve SSCB'den bağımsız ve farklı bir siyaset ile hareket etmesi; ABD liderliğindeki Batılı devletler ile SSCB'nin arasını açmaya başladı. Bir taraftan Batılılar bölgeyi kapitalist ekonomi sisteminin içine bağlamayı hedeflerken; öte yanda Sovyetler bölgeyi sosyalist yapı içerisine katmayı amaç edindi. SSCB, Batılı devletlerin işgal alanlarını birleştirmesine karşı çıkmasına rağmen ABD ve yandaşları umursamaz tavırlarını sürdürdü. Bunun üzerine SSCB, Mart 1948'de İşgal Denetim Konseyinden çekildi. Batılılar işgal bölgelerinde yeni para birimini Batı Berlin'de de kullanma kararı alınca müttefik yapının fiilen kopuş süreci hızlandı. 

  Berlin'in batısı Batılı ülkelerin, doğusu ise SSCB'nin kontrolü altında idi. Fakat Berlin'in çevresi SSCB'nin işgali altında idi. Berlin bu bölgenin içinde "ada" gibi duruyordu. Müttefikler Berlin'e geçerken SSCB işgal bölgelerinden geçeceklerdi. Bu yol sorununu SSCB kendi lehine kullanmayı bildi. 23-24 Haziran gecesi Berlin'e olan tüm giriş ve çıkışları durdurdu. Kara ve demir yollarını tuttu. Şehrin elektrik santraline el koydu. Tüm ikmal yollarını kesti. Batı Berlin halkı erzaksız ve zor durumda kaldı. Batı Berlin'de 2 milyon civarında insan aç kalabilirdi. 

"Kuru üzüm Bombardıman Uçakları"
 ABD ve yandaşları bölgeye karadan giremediler. Ablukayı aşmak isteyen ABD, hava koridoru kullandı. Her türlü yiyecek ve yardım malzemesini uçaklarla Batı Berlin'e götürdü. Batılılar, hava lojistiğini en iyi biçimde kullandı. C-47 ve C-54 tipi uçaklar yükünü hızlı bir biçimde boşaltıp tekrar kalkışa geçiyordu. 26 Haziran 1948 ile 30 Eylül 1949 tarihleri arasında, 2.1 milyon tonluk her çeşit ihtiyaç malı 277.728 uçuş ile havadan Batı Berlin'e taşıdılar. Günde 5 bin ton yardım malzemesi Batı Berlin'e havadan ulaştırıldı. 

Teğmen Gail Halvorsen'in çocuklara küçük paraşütlere takılı tatlı yiyecekler atarken
 "Kuru Üzüm Bombardıman Uçakları" adını kullanmaya başlayan ABD'li pilotlar, II. Dünya Savaşı'nı acı ile yaşamış Berlinli çocukları sevindirmek için gökyüzünden tatlı yiyeceklerin olduğu paketleri küçük paraşütlerle attılar. Abluka boyunca 23 ton tatlı-şekerli yiyecekler çocuklara böyle ulaştırıldı.

Yardım Erzakları
   Berlin Ablukası'nın Sonuçları

   Berlin Ablukası olarak tarihte yerini alan olay ile birlikte Soğuk Savaş Dönemi'nin başladığı net bir biçimde ortaya çıkmıştı. Müttefikler parçalanmış; II. Dünya Savaşı'nı kazanan Müttefik Blok çökmüştü. Dünya Almanya ve Berlin örneğinde olduğu gibi Doğu ve Batı diye ya da Kapitalist-Komünist diye ikiye bölünmeye başlamıştı. ABD ve SSCB II. Dünya Savaşı sonrası iki büyük güç olarak siyasi, ideolojik ekonomik, kültürel, sosyal, bölgesel çatışmalarını soyut biçimde uyguladı. Bunun zararını dünya halkları çekmiştir.

   4 Mayıs 1949'da BM yetkilileri aracılığı ile Sovyetler ve Batılılar  Nivyork'da (New York) imzaladıkları anlaşma ile ablukanın kaldırılmasını kararlaştırdılar. 12 Mayıs 1949'da Berlin Ablukası kalktı. Batı Berlin'e ulaşım normal yollardan tekrar başladı. Fakat Berlin Buhranı süreç içerisinde Soğuk Savaş nedeniyle devam etti.

Derleyen: Ali ÇİMEN

Kaynakça:

→"Berlin Hava Köprüsü 70 Yaşında", deutschland.de, 21 Haziran, 2018.
Yukarıdaki Habere Genel Ağ Üzerinden Ulaşmak İçin BKZ.↴
https://www.deutschland.de/tr/topic/politika/almanya-avrupa/duvar-nereden-geciyordu

→ "Berlin Buhranı: Dünyayı İkiye Bölen Kriz" adlı makale  için BKZ.↴
http://historatrip.com/genel/berlin-buhrani/

→Dr. Şükrü S. GÜREL, "Berlin Sorunu (1944-1972)", Ankara ÜNİ. SBF Dergisi, Cilt:32, Sayı:1, 1977, s. 207-229.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yurt Açan-Yurt Tutan-Yurt Kurtaran Savaşları Nedir?

Tarihte; Malazgirt Savaşı "Yurt Açan Savaş", Miryokefalon Savaşı "Yurt Tutan Savaş", Büyük Taarruz "Yurt Kurtaran Savaş", Dandanakan Savaşı "Devlet Kuran Savaş" olarak nitelendirilir.    26 Ağustos 1071'de Büyük Selçuklu Devleti ile Anadolu'ya egemen olan Bizans İmparatorluğu arasında Malazgirt Meydan Savaşı yapıldı. BSD Sultanı Alparslan'ın orduları Romen Diyojen'in Bizans Ordusunu hezimete uğrattı. Bu savaştan sonra Türkler Anadolu'yu yurt edinmeye başladı. " Anadolu'nun kapıları Türklere açıldı."    11 Eylül 1176'da Anadolu Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında Denizli-Isparta arasındaki bölgede Miryokefalon  ( Myriokephalon)  Savaşı yapıldı. Bizans İmparatorluğu'nun bu savaştaki amacı Türkleri Anadolu'dan çıkarmaktı. ASD Sultanı II. Kılıç Arslan'ın orduları Bizans ordularını bozguna uğrattı. Böylece Anadolu'nun Türk yurdu olduğu kesinleşti. Türklerin Anadolu'dan atılamay

Atatürk ve Dayısının Çiftliğindeki Günleri

Mustafa Kemal'in Çiftlik Hayatı Mustafa Kemal, Selanik Şemsi Efendi İlkokulu'nda okulun altıncı sınıfında, yani orta kısmının ikinci bölümünü de bitirdiği dönemde babası Ali Rıza Efendi'yi kaybetmenin (28 Kasım 1893) acısını yaşadı. Şok yaşayan aile Zübeyde Hanım'ın isteği üzerine bir müddet Selanik yakınlarındaki Langaza'ya gitti. Orada küçük Mustafa'nın dayısı Hüseyin Ağa, çiftlikte çalışıyordu. Zübeyde Hanım maddi zorluklar yüzünden bu tercihi yapmıştı. Çiftlikte dayısı Hüseyin Ağa ile birlikte çiftlik işlerine yardım etti. Doğayla iç içe oldu. El becerilerini geliştirdi. Bakla tarlsında bekçilik yaptı. Bu çiftlikte bir dönem kalan Mustafa Kemal öğrenim hayatına da ara vermek zorunda kalmıştı. Mustafa'yı buradaki Rum Kilise Okulu'na yollamayı düşünmüşlerse de kendisi buna karşı çıkmıştı. Çiftliğin Arnavut yazıcısı Kamil Efendi'nin ve komşuları Hatice Hanım'ın verdiği derslerden de memnun kalmamıştı. Eğitim imkanından yoksun kalan bu

Gülbank Duası Nedir?

      Tekke âyinlerinde, saraylarda yapılan merâsimlerde, yeniçerilerin törenlerinde hep bir ağızdan yüksek sesle okunan ilâhi ya da duâlara GÜLBANG (Gülbank) denir.   Gülbanklar genellikle Türkçe ve topluca edilen dualardır.  Allah'a yalvarıp yakarma için söylenen dualardır. Yapılacak, ortaya konulacak iş; hayır, mutluluk, başarı getirsin diye yapılan dualardır.   Osmanlıca sözlükte ise Gülbang-ı Muhammedî, ezan demektir. Yeniçeri Gülbankı    Özellikle Bektaşilik, Mevlevîlik ve diğer bazı tarikatlarda çok yaygın bir dua geleneğiydi. Osmanlı Devleti'ndeki en stratejik askeri bölüklerden biri olan Yeniçeri Ocağı'nda bu gelenek yüzlerce yıl sürdürüldü. Yeniçeriler Bektaşîydi,  Ocağ-ı Bektaşîyân'dı.   Ayrıca  Mehteran Bölüğünde mehterbaşı da gülbank okurdu.      Özellikle tarihi Edirne Kırpınar Yağlı güreşlerinde ve diğer yağlı güreşlerde gülbank geleneği günümüze dek sürdürülmüştür. Yine esnaf teşkilatı olan Ahilikte, çıraklık, kalfalık ve ustalık törenl