Ana içeriğe atla

Meternik (Metternich) Sistem Nedir?

    1815 Viyana Kongresi ile başlayan Restorasyon Döneminde, Avrupalı Dörtlü İttifak Grubu devletlerinin ulusçuluğa karşı birlikte hareket etmeye karar verdiği mutlakiyetçi anlayış temelli sisteme Meternik (Metternich) Sistem denir. Sistem, Avrupa'daki monarşi düzenini Fransız İhtilali'nin yıkıcı etkilerine karşı koruma üzerine kurulmuştur. Viyana Kongresi'nin en etkili ismi Avusturya Başbakanı Metternich'den dolayı bu adı almıştır. Dönemin ünlü diplomatı, Alman kökenli şansölye Klemens Wenzel Von Metternich, Avusturya Başbakanı ve Germen Konfederasyonunun başkanıdır. Metternich, Avrupa'da Napolyon sonrası düzenin müteahhididir.


  Meternik sistemin temel otorite ve iktidar kaynağı Monarşi düzenidir. Bu statükoyu (düzeni)  ve barışı silah gücüyle korumak gereklidir. Sistem, Fransız İhtilalinden doğan siyaset felsefesine ait  milliyetçilik, adalet, eşitlik, kardeşlik ideallerine karşıdır. Eğer bu ideallere ulaşılmak isteniyorsa; buna mutlak monarşi hiyerarşisi ile ulaşılabilir. Kral, halkın hizmetkârıdır. Halk ise saygı, sadakat ve itaatle krallığa bağlı olmalıdır.

   Meternik Sistem ''ortanın birliği'' fikri üzerine inşa edilir. Buna göre; Habsburg İmparatorluğu'nun, hem Avrupa'nın ortasında hem de çok uluslu bir imparatorluk olması yüzünden bütünlüğü korunmalıdır. Bu numune korunursa Avrupa'da barış düzeni sağlanır. Güçler dengesinin kaldıracı da Avrupa'nın ortasındaki Avusturya'dır.

     Avusturya, İngiltere, Rusya ve Prusya (Almanya) 1815'de Dörtlü İttifak ile Meternik sistemin oluşmasını sağladılar. Onlara göre  müesses nizam değiştirilmemeli, milliyetçi tehditlere karşı korunmalıydı. Avrupa'nın bir yerinde çıkacak isyana hep birlikte müdahale edilmeliydi. Her ne kadar Osmanlı İmparatorluğu Viyana Kongresi'ne dahil edilmemiş olsa bile, sistemden dışarı bırakılsa bile  Osmanlıların toprak bütünlüğü ve meşruluğu, sistem açısından önemlidir. Çünkü Balkanlarda hala geniş topraklara sahip olan Osmanlılar orada düzeni sağlamaktadırlar. Osmanlı'ya karşı çıkan Sırp ve Yunan isyanları küçük ve önemsiz görünse de sistemin yapısına terstir. Yine o dönemde Mısır'da çıkan Kavalalı Mehmet Ali Paşa İsyanı da sisteme karşıdır. Çünkü meşru olan ve statükoyu koruyan Osmanlı padişahıdır. Ona olan tehdit Meternik sisteme bir tehdittir. 

  Kısacası süreç içerisinde Meternik sistem, Osmanlı'yı da kapsar hale gelecektir. 1815 Viyana'da sistem dışı bırakılan Osmanlı'nın ''Avrupa Uyumu'na'' gayri ihtiyari dahil edilmek zorunluluğu belirecektir. Fakat özellikle Rusya'nın Sırp ve Yunan isyanlarını destekleyici tavrı, sistemin içindeki ülkelerin sisteme çıkarları gereği verdikleri zararın göstergesidir. Bu ikircikli tutum, Osmanlı İmparatorluğu parçalanırken Avrupa ve Rus imparatorluklarının da ileride parçalanması sürecine katkı yapacaktır. Nihayetinde 1827 Navarin Baskını ile Osmanlı Devleti donanmasını yakan ve Meternik yapıya zıt hareket eden Rusya, İngiltere ve Fransa, kendi kendilerine darbe vurmuş olduklarını süreç içerisinde fark edeceklerdi.

Şansölye Metternich
→Ayrıca BKZ↴Prusya Neresidir?
http://www.sessiztarih.net/2020/06/prusya-ne-demektir-neresidir.html

→Ayrıca BKZ.↴Şansölye Nedir?
  http://www.sessiztarih.net/2020/06/sansolye-nedir.html

→Ayrıca BKZ.↴Viyana Kongresi Nedir?
http://www.sessiztarih.net/2020/06/viyana-kongresi-nedir.html



Derleyen: Ali ÇİMEN



Kaynakça:

Dr. Hayrettin PINAR, ''MEHMED ALİ PAŞA İSYANI VE METTERNİCH’İN OSMANLI SİYASETİ'', Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi,Cilt/Vol.: 11 - Sayı/No: 2 : 157–178 (2011).
Yukarıdaki makaleye genel ağ üzerinden ulaşmak için BKZ.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yurt Açan-Yurt Tutan-Yurt Kurtaran Savaşları Nedir?

Tarihte; Malazgirt Savaşı "Yurt Açan Savaş", Miryokefalon Savaşı "Yurt Tutan Savaş", Büyük Taarruz "Yurt Kurtaran Savaş", Dandanakan Savaşı "Devlet Kuran Savaş" olarak nitelendirilir.    26 Ağustos 1071'de Büyük Selçuklu Devleti ile Anadolu'ya egemen olan Bizans İmparatorluğu arasında Malazgirt Meydan Savaşı yapıldı. BSD Sultanı Alparslan'ın orduları Romen Diyojen'in Bizans Ordusunu hezimete uğrattı. Bu savaştan sonra Türkler Anadolu'yu yurt edinmeye başladı. " Anadolu'nun kapıları Türklere açıldı."    11 Eylül 1176'da Anadolu Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında Denizli-Isparta arasındaki bölgede Miryokefalon  ( Myriokephalon)  Savaşı yapıldı. Bizans İmparatorluğu'nun bu savaştaki amacı Türkleri Anadolu'dan çıkarmaktı. ASD Sultanı II. Kılıç Arslan'ın orduları Bizans ordularını bozguna uğrattı. Böylece Anadolu'nun Türk yurdu olduğu kesinleşti. Türklerin Anadolu'dan atılamay

Atatürk ve Dayısının Çiftliğindeki Günleri

Mustafa Kemal'in Çiftlik Hayatı Mustafa Kemal, Selanik Şemsi Efendi İlkokulu'nda okulun altıncı sınıfında, yani orta kısmının ikinci bölümünü de bitirdiği dönemde babası Ali Rıza Efendi'yi kaybetmenin (28 Kasım 1893) acısını yaşadı. Şok yaşayan aile Zübeyde Hanım'ın isteği üzerine bir müddet Selanik yakınlarındaki Langaza'ya gitti. Orada küçük Mustafa'nın dayısı Hüseyin Ağa, çiftlikte çalışıyordu. Zübeyde Hanım maddi zorluklar yüzünden bu tercihi yapmıştı. Çiftlikte dayısı Hüseyin Ağa ile birlikte çiftlik işlerine yardım etti. Doğayla iç içe oldu. El becerilerini geliştirdi. Bakla tarlsında bekçilik yaptı. Bu çiftlikte bir dönem kalan Mustafa Kemal öğrenim hayatına da ara vermek zorunda kalmıştı. Mustafa'yı buradaki Rum Kilise Okulu'na yollamayı düşünmüşlerse de kendisi buna karşı çıkmıştı. Çiftliğin Arnavut yazıcısı Kamil Efendi'nin ve komşuları Hatice Hanım'ın verdiği derslerden de memnun kalmamıştı. Eğitim imkanından yoksun kalan bu

Gülbank Duası Nedir?

      Tekke âyinlerinde, saraylarda yapılan merâsimlerde, yeniçerilerin törenlerinde hep bir ağızdan yüksek sesle okunan ilâhi ya da duâlara GÜLBANG (Gülbank) denir.   Gülbanklar genellikle Türkçe ve topluca edilen dualardır.  Allah'a yalvarıp yakarma için söylenen dualardır. Yapılacak, ortaya konulacak iş; hayır, mutluluk, başarı getirsin diye yapılan dualardır.   Osmanlıca sözlükte ise Gülbang-ı Muhammedî, ezan demektir. Yeniçeri Gülbankı    Özellikle Bektaşilik, Mevlevîlik ve diğer bazı tarikatlarda çok yaygın bir dua geleneğiydi. Osmanlı Devleti'ndeki en stratejik askeri bölüklerden biri olan Yeniçeri Ocağı'nda bu gelenek yüzlerce yıl sürdürüldü. Yeniçeriler Bektaşîydi,  Ocağ-ı Bektaşîyân'dı.   Ayrıca  Mehteran Bölüğünde mehterbaşı da gülbank okurdu.      Özellikle tarihi Edirne Kırpınar Yağlı güreşlerinde ve diğer yağlı güreşlerde gülbank geleneği günümüze dek sürdürülmüştür. Yine esnaf teşkilatı olan Ahilikte, çıraklık, kalfalık ve ustalık törenl