Ana içeriğe atla

Eisenhower Doktrini Nedir?

ABD başkanı Eisenhower'ın Ortadoğu'da Sovyet yayılmacılığını durdurmak, bölgeyi ABD'nin yanına çekmek için ortaya koyduğu bildirgeye Eisenhower Doktrini denir.

5 Ocak 1957'de ABD başkanı Eisenhower, ABD kongresine gönderdiği mesaj ile Eisenhower Doktrini ortaya koyuldu. Bu mesajda temel amaç; Ortadoğu ülkelerine askeri, ekonomik yardımlar sağlamak, yardım edilen dost ülkelere komünist bloktan bir saldırı gelmesi halinde silahlı kuvvetleri devreye sokmaktı. Bu amaç için her yıl 200 milyon dolar harcama yetkisi istenmişti.

Doktrinin yayımlanmasının temel nedeni 1956'da patlak veren Süveyş Krizi idi. Mısır'ın Süveyş Kanalı'nı millileştirmesi üzerine İsrail, İngiltere ve Fransa'nın gizli ittifakı sonucunda savaş başlamış, SSCB ve ABD'nin araya girmesi ile bu savaş durdurulmuştu. Ortadoğu'ya kayıtsız kalmak istemeyen ABD bundan sonra adımlarını daha sağlam atmaya başladı. SSCB tavrını Araplardan yana koymuştu. Haliyle İngiltere ve Fransa'nın Ortadoğu'da etkinliklerini kaybetmeleri, ABD'nin Ortadoğu'yu SSCB'ye bırakmamak istemesi Eisenhower'ın mesajının ana nedenleri olmuştu.

Eisenhower Doktrini
Eisenhower Doktrini sonucunda; ABD ve Ortadoğu ilişkileri ciddi bir ivme kazandı. ABD-SSCB soğuk savaşı Ortadoğu'ya da sıçradı. Bu soğuk savaşta Ortadoğu ikiye ayrıldı: Türkiye, Yunanistan, Irak, Lübnan, Tunus, Libya, Afganistan, Fas, Pakistan, İsrail doktrine olumlu cevap verdi. Suudi Arabistan ise önce olumsuz bir tepki vermesine rağmen daha sonra tutumunu iyi yönde değiştirdi. Ürdün, Mısır, Suriye ise bu doktrine sırtını döndü.

Ayrıca BKZ.→http://www.sessiztarih.net/2014/05/eisenhower-kimdir.html

Derleyen: Ali ÇİMEN

Yorumlar

  1. Çalışmanız için teşekkürler. Yalnız neden böyle bir harita koydugunuzu idrak edemedim hocam.

    YanıtlaSil
  2. Ortadoğu ile ilgili bir konu olduğu için :-)

    YanıtlaSil
  3. Ermenilerin kullandılar Osmanlıyı parçaladılar şimdide aynı oyun oynanıyor sadece nesil değişti kim İslam aleminine ihanet Edip ümmeti sırtından vurduysa Allah ta onun vursun bir daha kalkmasin

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yurt Açan-Yurt Tutan-Yurt Kurtaran Savaşları Nedir?

Tarihte; Malazgirt Savaşı "Yurt Açan Savaş", Miryokefalon Savaşı "Yurt Tutan Savaş", Büyük Taarruz "Yurt Kurtaran Savaş", Dandanakan Savaşı "Devlet Kuran Savaş" olarak nitelendirilir.    26 Ağustos 1071'de Büyük Selçuklu Devleti ile Anadolu'ya egemen olan Bizans İmparatorluğu arasında Malazgirt Meydan Savaşı yapıldı. BSD Sultanı Alparslan'ın orduları Romen Diyojen'in Bizans Ordusunu hezimete uğrattı. Bu savaştan sonra Türkler Anadolu'yu yurt edinmeye başladı. " Anadolu'nun kapıları Türklere açıldı."    11 Eylül 1176'da Anadolu Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında Denizli-Isparta arasındaki bölgede Miryokefalon  ( Myriokephalon)  Savaşı yapıldı. Bizans İmparatorluğu'nun bu savaştaki amacı Türkleri Anadolu'dan çıkarmaktı. ASD Sultanı II. Kılıç Arslan'ın orduları Bizans ordularını bozguna uğrattı. Böylece Anadolu'nun Türk yurdu olduğu kesinleşti. Türklerin Anadolu'dan atılamay

Atatürk ve Dayısının Çiftliğindeki Günleri

Mustafa Kemal'in Çiftlik Hayatı Mustafa Kemal, Selanik Şemsi Efendi İlkokulu'nda okulun altıncı sınıfında, yani orta kısmının ikinci bölümünü de bitirdiği dönemde babası Ali Rıza Efendi'yi kaybetmenin (28 Kasım 1893) acısını yaşadı. Şok yaşayan aile Zübeyde Hanım'ın isteği üzerine bir müddet Selanik yakınlarındaki Langaza'ya gitti. Orada küçük Mustafa'nın dayısı Hüseyin Ağa, çiftlikte çalışıyordu. Zübeyde Hanım maddi zorluklar yüzünden bu tercihi yapmıştı. Çiftlikte dayısı Hüseyin Ağa ile birlikte çiftlik işlerine yardım etti. Doğayla iç içe oldu. El becerilerini geliştirdi. Bakla tarlsında bekçilik yaptı. Bu çiftlikte bir dönem kalan Mustafa Kemal öğrenim hayatına da ara vermek zorunda kalmıştı. Mustafa'yı buradaki Rum Kilise Okulu'na yollamayı düşünmüşlerse de kendisi buna karşı çıkmıştı. Çiftliğin Arnavut yazıcısı Kamil Efendi'nin ve komşuları Hatice Hanım'ın verdiği derslerden de memnun kalmamıştı. Eğitim imkanından yoksun kalan bu

Gülbank Duası Nedir?

      Tekke âyinlerinde, saraylarda yapılan merâsimlerde, yeniçerilerin törenlerinde hep bir ağızdan yüksek sesle okunan ilâhi ya da duâlara GÜLBANG (Gülbank) denir.   Gülbanklar genellikle Türkçe ve topluca edilen dualardır.  Allah'a yalvarıp yakarma için söylenen dualardır. Yapılacak, ortaya konulacak iş; hayır, mutluluk, başarı getirsin diye yapılan dualardır.   Osmanlıca sözlükte ise Gülbang-ı Muhammedî, ezan demektir. Yeniçeri Gülbankı    Özellikle Bektaşilik, Mevlevîlik ve diğer bazı tarikatlarda çok yaygın bir dua geleneğiydi. Osmanlı Devleti'ndeki en stratejik askeri bölüklerden biri olan Yeniçeri Ocağı'nda bu gelenek yüzlerce yıl sürdürüldü. Yeniçeriler Bektaşîydi,  Ocağ-ı Bektaşîyân'dı.   Ayrıca  Mehteran Bölüğünde mehterbaşı da gülbank okurdu.      Özellikle tarihi Edirne Kırpınar Yağlı güreşlerinde ve diğer yağlı güreşlerde gülbank geleneği günümüze dek sürdürülmüştür. Yine esnaf teşkilatı olan Ahilikte, çıraklık, kalfalık ve ustalık törenl