Ana içeriğe atla

III. Selim Dönemi Islahatları Nelerdir? KPSS/ YKS Özet

   III. Selim (1789- 1807) Osmanlılarda ilk kez bir plan-program çerçevesinde ıslahat yapan padişahtır. 1787 Osmanlı-Rus-Avusturya savaşlarından ders çıkaran Selim(III.) köklü ıslahatların olması gerektiği bilincine vardı. 1792 Yaş Anlaşması ile birlikte barış havasının egemen olmaya başladığı bir dönemde ıslahatlar (yenilikler) yapmaya başladı. Başta askeri olmak üzere maliye, eğitim, kültür ve yönetim alanlarında ıslahatlara başlamıştır. Bu dönem ıslahatlarına genel anlamda ''Nizam-ı Cedit Islahatları döneme de Nizam-ı Cedit (Yeni Düzen) Dönemi diyebiliriz.

 Nizam-ı Cedit Dönemi ıslahatları aşağıdaki gibi özetlenebilir:

Islahatlar için bir Meşveret Meclisi oluşturulmuş; bu meclise lahiyalar (raporlar) hazırlatılmıştır.

Matbaa-i Amire adıyla ilk kez devlet matbaası kuruldu. 

Okullarda yabancı dil eğitimi zorunlu hale geldi. Fransızca resmi yabancı dil olarak okutulmaya başlandı. 

Avrupai tarzda, modern bir ordu olan Nizam-ı Cedit Ordusu  kuruldu. 

İrad-ı Cedit Hazinesi, Nizam-ı Cedit ordusunun ihtiyaçlarını karşılamak amaçlı kuruldu.

Yeni ordunun askerlerini yetiştirmek için Fransa'dan subaylar getirildi.

 Selimiye ve Levent Kışlaları kuruldu.

Mühendishane-i Berr-i Humayun (Kara Mühendishanesi) açılarak subay yetiştirmek amaçlandı.

Tersaneler ıslah edildi.

Yerli malı teşvik edildi. İthalat ve israf azaltılmaya, paranın değerinin korunmasına çalışıldı.

İlmiye sınıfında yenilikler yapıldı.

Avrupa'daki yeniliklerden anında haberdar olabilmek için; Paris, Londra, Viyana, Berlin gibi önemli Avrupa kentlerinde sürekli elçilikler açıldı. İlk daimi elçi Londra büyükelçisi Yusuf Agâh Efendidir.

Bu dönem 1807'de yeniliklere karşı kimselerin çıkardığı Kabakçı Mustafa İsyanı ile acı bir biçimde sona erdi. III. Selim, Genç Osman'ın akıbetine uğradı. Yeniçeriler tarafından katledildi.

Derleyen: Ali ÇİMEN





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hicrî Takvim Miladi Takvime Nasıl Çevrilir?

Örnek: Hicrî 1431 yılını Miladi Takvime Çevirme Aşamaları: I. Aşama : 1441 Hicrî yıl 33 sayısına bölünür. Çünkü 1 Hicri yıl yaklaşık 354 gündür. Hicrî takvim kamerî, yani aya dayalı düzenlenir. Güneşe dayalı düzenlenen Miladi Takvimde ise 1 miladi yıl yaklaşık 365 gündür. İki takvim arasında bir yıllık sürede 11 günlük fark görülür. Bu fark toplamda her 33 yılda 1 yıl olmuş olur. 1431/ 33 = 43,36...→ yaklaşık 43. Böylece 33 yılda 1 yıllık farktan 1431 yılda kaç yıl fark olduğu ortaya çıkar. II. Aşama :  Yukarıda çıkan sonuç, Hicri yıldan çıkarılır. 1431-43= 1388 Böylece Hicri Takvimin Miladi takvim ile arasındaki fark düzeltilmiş oldu. III. Aşama : Yukarıda çıkan sonuç yıl farkı alınmış hicri tarihtir. Son olarak bu sonuca iki takvim arasında 622 yıl farkı eklenir. Hicrî Takvim başlangıcı, İslam Dini Peygamberi Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye Hicreti olayıdır. Bu olay Miladi 622'de olmuştur. 622 rakamı   iki takvim arasındaki yıl farkı

Yurt Açan-Yurt Tutan-Yurt Kurtaran Savaşları Nedir?

Tarihte; Malazgirt Savaşı "Yurt Açan Savaş", Miryokefalon Savaşı "Yurt Tutan Savaş", Büyük Taarruz "Yurt Kurtaran Savaş", Dandanakan Savaşı "Devlet Kuran Savaş" olarak nitelendirilir.    26 Ağustos 1071'de Büyük Selçuklu Devleti ile Anadolu'ya egemen olan Bizans İmparatorluğu arasında Malazgirt Meydan Savaşı yapıldı. BSD Sultanı Alparslan'ın orduları Romen Diyojen'in Bizans Ordusunu hezimete uğrattı. Bu savaştan sonra Türkler Anadolu'yu yurt edinmeye başladı. " Anadolu'nun kapıları Türklere açıldı."    11 Eylül 1176'da Anadolu Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında Denizli-Isparta arasındaki bölgede Miryokefalon  ( Myriokephalon)  Savaşı yapıldı. Bizans İmparatorluğu'nun bu savaştaki amacı Türkleri Anadolu'dan çıkarmaktı. ASD Sultanı II. Kılıç Arslan'ın orduları Bizans ordularını bozguna uğrattı. Böylece Anadolu'nun Türk yurdu olduğu kesinleşti. Türklerin Anadolu'dan atılamay

Gülbank Duası Nedir?

      Tekke âyinlerinde, saraylarda yapılan merâsimlerde, yeniçerilerin törenlerinde hep bir ağızdan yüksek sesle okunan ilâhi ya da duâlara GÜLBANG (Gülbank) denir.   Gülbanklar genellikle Türkçe ve topluca edilen dualardır.  Allah'a yalvarıp yakarma için söylenen dualardır. Yapılacak, ortaya konulacak iş; hayır, mutluluk, başarı getirsin diye yapılan dualardır.   Osmanlıca sözlükte ise Gülbang-ı Muhammedî, ezan demektir. Yeniçeri Gülbankı    Özellikle Bektaşilik, Mevlevîlik ve diğer bazı tarikatlarda çok yaygın bir dua geleneğiydi. Osmanlı Devleti'ndeki en stratejik askeri bölüklerden biri olan Yeniçeri Ocağı'nda bu gelenek yüzlerce yıl sürdürüldü. Yeniçeriler Bektaşîydi,  Ocağ-ı Bektaşîyân'dı.   Ayrıca  Mehteran Bölüğünde mehterbaşı da gülbank okurdu.      Özellikle tarihi Edirne Kırpınar Yağlı güreşlerinde ve diğer yağlı güreşlerde gülbank geleneği günümüze dek sürdürülmüştür. Yine esnaf teşkilatı olan Ahilikte, çıraklık, kalfalık ve ustalık törenl