Ana içeriğe atla

Osmanlı'da Kurulan İlk Düzenli Ordu Nedir?

Orhan Gazi zamanında yaya ve müsellemler (atlı) adıyla kurulan ordu, Osmanlı Devleti'nin kurulan ilk düzenli ordusudur.

Osmanlı Beyliği'nin kurucusu Osman Bey döneminde düzenli bir ordu teşkilatı tespit edilmemişti. Eli silah tutan kadın-erkek herkes askerdi. Zaten Osman bey döneminde yarı göçebe bir hayat yaşamış, savaşçı gaziyan bir Türkmen beyi idi. Oğlu Orhan Bey için de aynısı geçerlidir. Hatta tam anlamıyla yerleşikliğe geçen Orhan Bey, ilk düzenli Osmanlı ordusunun temellerini atmıştır.

Aşıkpaşaoğlu yaya ve müsellemlerin giyim kuşamı hakkında şu bilgileri vermektedir:

''Orhan Gazi'ye kardaşı Alaaddin Paşa eydür:

''Hanum! Elhamdülillah ki seni padişah gördüm. İmdi senin dahi birlevük leşkerin yevmen feyevmen ziyade olsa gerekdir. İmdi senin askerin de bir nişan ki gayri askerde olmasın. Dedi.

Orhan Gazi eydür:

''Kardaş! Her ne ki sen eyidürsün, ben anı kabul ederim. Dedi. Emretti. Bilecik'te ak börk işlediler. Orhan Gazi geydi. Ve cemi tevabii bile ak börk giydiler. Andan Orhan Gazi leşkerin ziyade etmek diledi.

Karındaşı:

Anı kadılara danış, dedi.''

İlk Osmanlı paralı-daimi askerleri için öngörülen üniforma; dar yenli tatar kaftanı, komutanlar içinse ham kumaştan geniş dikişli içi pamuklu kaftanlardı.


Yorumlar

  1. koç güzelmiş bunlar 100 aldım dersten teşekkür ederim koçum

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yurt Açan-Yurt Tutan-Yurt Kurtaran Savaşları Nedir?

Tarihte; Malazgirt Savaşı "Yurt Açan Savaş", Miryokefalon Savaşı "Yurt Tutan Savaş", Büyük Taarruz "Yurt Kurtaran Savaş", Dandanakan Savaşı "Devlet Kuran Savaş" olarak nitelendirilir.    26 Ağustos 1071'de Büyük Selçuklu Devleti ile Anadolu'ya egemen olan Bizans İmparatorluğu arasında Malazgirt Meydan Savaşı yapıldı. BSD Sultanı Alparslan'ın orduları Romen Diyojen'in Bizans Ordusunu hezimete uğrattı. Bu savaştan sonra Türkler Anadolu'yu yurt edinmeye başladı. " Anadolu'nun kapıları Türklere açıldı."    11 Eylül 1176'da Anadolu Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında Denizli-Isparta arasındaki bölgede Miryokefalon  ( Myriokephalon)  Savaşı yapıldı. Bizans İmparatorluğu'nun bu savaştaki amacı Türkleri Anadolu'dan çıkarmaktı. ASD Sultanı II. Kılıç Arslan'ın orduları Bizans ordularını bozguna uğrattı. Böylece Anadolu'nun Türk yurdu olduğu kesinleşti. Türklerin Anadolu'dan atılamay

Atatürk ve Dayısının Çiftliğindeki Günleri

Mustafa Kemal'in Çiftlik Hayatı Mustafa Kemal, Selanik Şemsi Efendi İlkokulu'nda okulun altıncı sınıfında, yani orta kısmının ikinci bölümünü de bitirdiği dönemde babası Ali Rıza Efendi'yi kaybetmenin (28 Kasım 1893) acısını yaşadı. Şok yaşayan aile Zübeyde Hanım'ın isteği üzerine bir müddet Selanik yakınlarındaki Langaza'ya gitti. Orada küçük Mustafa'nın dayısı Hüseyin Ağa, çiftlikte çalışıyordu. Zübeyde Hanım maddi zorluklar yüzünden bu tercihi yapmıştı. Çiftlikte dayısı Hüseyin Ağa ile birlikte çiftlik işlerine yardım etti. Doğayla iç içe oldu. El becerilerini geliştirdi. Bakla tarlsında bekçilik yaptı. Bu çiftlikte bir dönem kalan Mustafa Kemal öğrenim hayatına da ara vermek zorunda kalmıştı. Mustafa'yı buradaki Rum Kilise Okulu'na yollamayı düşünmüşlerse de kendisi buna karşı çıkmıştı. Çiftliğin Arnavut yazıcısı Kamil Efendi'nin ve komşuları Hatice Hanım'ın verdiği derslerden de memnun kalmamıştı. Eğitim imkanından yoksun kalan bu

Gülbank Duası Nedir?

      Tekke âyinlerinde, saraylarda yapılan merâsimlerde, yeniçerilerin törenlerinde hep bir ağızdan yüksek sesle okunan ilâhi ya da duâlara GÜLBANG (Gülbank) denir.   Gülbanklar genellikle Türkçe ve topluca edilen dualardır.  Allah'a yalvarıp yakarma için söylenen dualardır. Yapılacak, ortaya konulacak iş; hayır, mutluluk, başarı getirsin diye yapılan dualardır.   Osmanlıca sözlükte ise Gülbang-ı Muhammedî, ezan demektir. Yeniçeri Gülbankı    Özellikle Bektaşilik, Mevlevîlik ve diğer bazı tarikatlarda çok yaygın bir dua geleneğiydi. Osmanlı Devleti'ndeki en stratejik askeri bölüklerden biri olan Yeniçeri Ocağı'nda bu gelenek yüzlerce yıl sürdürüldü. Yeniçeriler Bektaşîydi,  Ocağ-ı Bektaşîyân'dı.   Ayrıca  Mehteran Bölüğünde mehterbaşı da gülbank okurdu.      Özellikle tarihi Edirne Kırpınar Yağlı güreşlerinde ve diğer yağlı güreşlerde gülbank geleneği günümüze dek sürdürülmüştür. Yine esnaf teşkilatı olan Ahilikte, çıraklık, kalfalık ve ustalık törenl