Ana içeriğe atla

Milli Kongre Cemiyeti Nedir?

Milli Kongre Cemiyeti

Yararlı cemiyetlerdendir. Kurtuluş Savaşı'nda Kuvay-i Milliye terimini ilk kez kullanan dernektir. Diğer müdafa-i hukuk cemiyetlerinden farklı olarak sadece bir bölgeyi değil tüm yurdun kurtarılması gerektiğini basın ve yayın yoluyla belirten cemiyettir.

29 Kasım 1918'de kuruldu. Göz doktoru Esat Işık öncülüğünde 70 civarında örgüt ve kuruluşun ikişer temsilci göndermesiyle İstanbul'da kuruldu. Bu örgütler arasında Radikal Avam Fırkası, Hürriyetperver Avam Fırkası hatta İttihat ve Terakki yerine kurulmuş olan Teceddüt Fırkası gibi çeşitli parti ve dernekler vardı. 

Kurtuluş Savaşı döneminin en uzun ömürlü örgütlerinden biriydi. Damat Ferit Paşa'nın baskılarına rağmen ayakta kalmayı başarabilmişti. Son Osmanlı Mebusan Meclisi'nde Misak-ı Milli'nin kabul edilmesi için yoğun çaba harcadı.

Milli Kongre Cemiyeti'nin programında amaç, iki ayrı maddede şöyle belirtilmişti:

*Bütün Kuvay-i Milliye'yi (ulusal güçleri) birleştirmek.

*Vatanın haklarını ve yararlarını koruyacak ve gerçekleştirecek yolları sağlamaya çalışmak.

Genelde geniş çaplı bir iş birliğine yönelik olan Milli Kongre hareketi, umulan etkinliği tam anlamıyla sağlayamadı. Fakat İzmir'in işgalini protesto için 23 Mayıs'ta düzenlenen ünlü Sultanahmet Mitingi, ses getirmişti. Cemiyet, 16 Mart 1920'de İstanbul'un İtilaf Devletleri tarafından resmen işgaliyle çalışmalarını sona erdirdi.





Yorumlar

  1. Çok güzel anlatmış elinize sağlik

    YanıtlaSil
  2. Ben bir şey anlamadım biraz daha açık anlatır mısınız

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yurt Açan-Yurt Tutan-Yurt Kurtaran Savaşları Nedir?

Tarihte; Malazgirt Savaşı "Yurt Açan Savaş", Miryokefalon Savaşı "Yurt Tutan Savaş", Büyük Taarruz "Yurt Kurtaran Savaş", Dandanakan Savaşı "Devlet Kuran Savaş" olarak nitelendirilir.    26 Ağustos 1071'de Büyük Selçuklu Devleti ile Anadolu'ya egemen olan Bizans İmparatorluğu arasında Malazgirt Meydan Savaşı yapıldı. BSD Sultanı Alparslan'ın orduları Romen Diyojen'in Bizans Ordusunu hezimete uğrattı. Bu savaştan sonra Türkler Anadolu'yu yurt edinmeye başladı. " Anadolu'nun kapıları Türklere açıldı."    11 Eylül 1176'da Anadolu Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında Denizli-Isparta arasındaki bölgede Miryokefalon  ( Myriokephalon)  Savaşı yapıldı. Bizans İmparatorluğu'nun bu savaştaki amacı Türkleri Anadolu'dan çıkarmaktı. ASD Sultanı II. Kılıç Arslan'ın orduları Bizans ordularını bozguna uğrattı. Böylece Anadolu'nun Türk yurdu olduğu kesinleşti. Türklerin Anadolu'dan atılamay

Atatürk ve Dayısının Çiftliğindeki Günleri

Mustafa Kemal'in Çiftlik Hayatı Mustafa Kemal, Selanik Şemsi Efendi İlkokulu'nda okulun altıncı sınıfında, yani orta kısmının ikinci bölümünü de bitirdiği dönemde babası Ali Rıza Efendi'yi kaybetmenin (28 Kasım 1893) acısını yaşadı. Şok yaşayan aile Zübeyde Hanım'ın isteği üzerine bir müddet Selanik yakınlarındaki Langaza'ya gitti. Orada küçük Mustafa'nın dayısı Hüseyin Ağa, çiftlikte çalışıyordu. Zübeyde Hanım maddi zorluklar yüzünden bu tercihi yapmıştı. Çiftlikte dayısı Hüseyin Ağa ile birlikte çiftlik işlerine yardım etti. Doğayla iç içe oldu. El becerilerini geliştirdi. Bakla tarlsında bekçilik yaptı. Bu çiftlikte bir dönem kalan Mustafa Kemal öğrenim hayatına da ara vermek zorunda kalmıştı. Mustafa'yı buradaki Rum Kilise Okulu'na yollamayı düşünmüşlerse de kendisi buna karşı çıkmıştı. Çiftliğin Arnavut yazıcısı Kamil Efendi'nin ve komşuları Hatice Hanım'ın verdiği derslerden de memnun kalmamıştı. Eğitim imkanından yoksun kalan bu

Gülbank Duası Nedir?

      Tekke âyinlerinde, saraylarda yapılan merâsimlerde, yeniçerilerin törenlerinde hep bir ağızdan yüksek sesle okunan ilâhi ya da duâlara GÜLBANG (Gülbank) denir.   Gülbanklar genellikle Türkçe ve topluca edilen dualardır.  Allah'a yalvarıp yakarma için söylenen dualardır. Yapılacak, ortaya konulacak iş; hayır, mutluluk, başarı getirsin diye yapılan dualardır.   Osmanlıca sözlükte ise Gülbang-ı Muhammedî, ezan demektir. Yeniçeri Gülbankı    Özellikle Bektaşilik, Mevlevîlik ve diğer bazı tarikatlarda çok yaygın bir dua geleneğiydi. Osmanlı Devleti'ndeki en stratejik askeri bölüklerden biri olan Yeniçeri Ocağı'nda bu gelenek yüzlerce yıl sürdürüldü. Yeniçeriler Bektaşîydi,  Ocağ-ı Bektaşîyân'dı.   Ayrıca  Mehteran Bölüğünde mehterbaşı da gülbank okurdu.      Özellikle tarihi Edirne Kırpınar Yağlı güreşlerinde ve diğer yağlı güreşlerde gülbank geleneği günümüze dek sürdürülmüştür. Yine esnaf teşkilatı olan Ahilikte, çıraklık, kalfalık ve ustalık törenl