Ana içeriğe atla

Fransız Devrimi'nin Osmanlı'ya Olumsuz Etkileri Nelerdir?

Fransız Devrimi'nin Osmanlı'ya Olumsuz Etkileri Nelerdir?

1789 Fransız İhtilalinin dünyaya yaydığı milliyetçilik (ulusçuluk) fikri, Osmanlı’yı olumsuz etkiledi. Osmanlı İmparatorluğunda yaşayan birçok millet, milliyetçilik akımının etkisiyle, bağımsızlık isteğiyle, XIX. yüzyıldan itibaren ayaklanmaya başladı. Böylece imparatorluk parçalanmaya, çözülmeye başladı.

Yüzyıllarca Osmanlı içinde din ve mezheplerini özgürce yaşayan gayrimüslim (Müslüman olmayan) milletler, Avrupalı emperyalist (sömürgeci) devletlerin ki bunların başında Rusya gelir, kışkırtması ile Osmanlı otoritesine karşı gelmeye başladı. Özellikle XIX. yüzyıldan itibaren Çarlık Rusyası, ‘’Panslavizm’’ politikası (bütün Slavları birleştirme) ile kendisi gibi Slav milletinden olan Balkan uluslarını kendisine bağlamak için ayaklandırdı.

Osmanlı Devleti’nde milliyetçilik akımının etkisiyle ilk ayaklanan millet Sırplar oldu. 1812 Bükreş Anlaşması ile Osmanlı’dan imtiyaz (ayrıcalık) elde eden ilk millet de Sırplar oldu. Sırplar, 1829 Edirne Anlaşması ile Osmanlı’dan özerklik elde ederken, 1878 Berlin Anlaşması ile Osmanlı’dan tamamen bağımsız oldu.

Osmanlı Tarihi’nde milliyetçilik akımının etkisiyle Osmanlı’dan ayrılan, bağımsızlığı ilan eden ilk millet ise Yunanlılar (Rum) oldu. Yunanlılar 1829 Edirne Anlaşması bağımsız oldu.

Sırasıyla;

1829 Edirne Anlaşması: Yunanlılar Osmanlı’dan ayrıldı.

1878 Berlin Anlaşması: Sırbistan, Karadağ Romanya Osmanlı’dan ayrıldı.

1908’de Bulgaristan Osmanlı’dan ayrıldı.

1912’de I. Balkan Savaşı sırasında Arnavutluk Osmanlı’dan ayrıldı. Arnavutluk Osmanlı’dan ayrılan son Balkan milleti oldu.

1914-1918 I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı’dan ayrılan son millet ise İngilizlerin kışkırtmasıyla Araplar oldu.

Yazar: Ali ÇİMEN


Yorumlar

  1. Her Şey Sened-i İttifak İle Başladı.( 1808 )

    YanıtlaSil
  2. Sened-i İttifak ile yukarıdaki konu arasında bağlantıyı nasıl kurdunuz acaba?

    YanıtlaSil
  3. Padişahın yetkisinin paylaşılması,mutlak iradenin sekteye uğratılması ile ilişki kurmaya çalışmıştır. Hâlbuki değişen dünya ve mutlakiyetlerin yerini milliyetçilik ile demokrasi anlayışının almasını pas geçersen Osmanlı'nın parçalanmasını da Senedi ittifak ile ilişkilendirirsin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sened-i İttifakla nasıl bağlantı kurdular, anlamadım...

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yurt Açan-Yurt Tutan-Yurt Kurtaran Savaşları Nedir?

Tarihte; Malazgirt Savaşı "Yurt Açan Savaş", Miryokefalon Savaşı "Yurt Tutan Savaş", Büyük Taarruz "Yurt Kurtaran Savaş", Dandanakan Savaşı "Devlet Kuran Savaş" olarak nitelendirilir.    26 Ağustos 1071'de Büyük Selçuklu Devleti ile Anadolu'ya egemen olan Bizans İmparatorluğu arasında Malazgirt Meydan Savaşı yapıldı. BSD Sultanı Alparslan'ın orduları Romen Diyojen'in Bizans Ordusunu hezimete uğrattı. Bu savaştan sonra Türkler Anadolu'yu yurt edinmeye başladı. " Anadolu'nun kapıları Türklere açıldı."    11 Eylül 1176'da Anadolu Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında Denizli-Isparta arasındaki bölgede Miryokefalon  ( Myriokephalon)  Savaşı yapıldı. Bizans İmparatorluğu'nun bu savaştaki amacı Türkleri Anadolu'dan çıkarmaktı. ASD Sultanı II. Kılıç Arslan'ın orduları Bizans ordularını bozguna uğrattı. Böylece Anadolu'nun Türk yurdu olduğu kesinleşti. Türklerin Anadolu'dan atılamay

Atatürk ve Dayısının Çiftliğindeki Günleri

Mustafa Kemal'in Çiftlik Hayatı Mustafa Kemal, Selanik Şemsi Efendi İlkokulu'nda okulun altıncı sınıfında, yani orta kısmının ikinci bölümünü de bitirdiği dönemde babası Ali Rıza Efendi'yi kaybetmenin (28 Kasım 1893) acısını yaşadı. Şok yaşayan aile Zübeyde Hanım'ın isteği üzerine bir müddet Selanik yakınlarındaki Langaza'ya gitti. Orada küçük Mustafa'nın dayısı Hüseyin Ağa, çiftlikte çalışıyordu. Zübeyde Hanım maddi zorluklar yüzünden bu tercihi yapmıştı. Çiftlikte dayısı Hüseyin Ağa ile birlikte çiftlik işlerine yardım etti. Doğayla iç içe oldu. El becerilerini geliştirdi. Bakla tarlsında bekçilik yaptı. Bu çiftlikte bir dönem kalan Mustafa Kemal öğrenim hayatına da ara vermek zorunda kalmıştı. Mustafa'yı buradaki Rum Kilise Okulu'na yollamayı düşünmüşlerse de kendisi buna karşı çıkmıştı. Çiftliğin Arnavut yazıcısı Kamil Efendi'nin ve komşuları Hatice Hanım'ın verdiği derslerden de memnun kalmamıştı. Eğitim imkanından yoksun kalan bu

Gülbank Duası Nedir?

      Tekke âyinlerinde, saraylarda yapılan merâsimlerde, yeniçerilerin törenlerinde hep bir ağızdan yüksek sesle okunan ilâhi ya da duâlara GÜLBANG (Gülbank) denir.   Gülbanklar genellikle Türkçe ve topluca edilen dualardır.  Allah'a yalvarıp yakarma için söylenen dualardır. Yapılacak, ortaya konulacak iş; hayır, mutluluk, başarı getirsin diye yapılan dualardır.   Osmanlıca sözlükte ise Gülbang-ı Muhammedî, ezan demektir. Yeniçeri Gülbankı    Özellikle Bektaşilik, Mevlevîlik ve diğer bazı tarikatlarda çok yaygın bir dua geleneğiydi. Osmanlı Devleti'ndeki en stratejik askeri bölüklerden biri olan Yeniçeri Ocağı'nda bu gelenek yüzlerce yıl sürdürüldü. Yeniçeriler Bektaşîydi,  Ocağ-ı Bektaşîyân'dı.   Ayrıca  Mehteran Bölüğünde mehterbaşı da gülbank okurdu.      Özellikle tarihi Edirne Kırpınar Yağlı güreşlerinde ve diğer yağlı güreşlerde gülbank geleneği günümüze dek sürdürülmüştür. Yine esnaf teşkilatı olan Ahilikte, çıraklık, kalfalık ve ustalık törenl