Ana içeriğe atla

Amerika'nın I. Dünya Savaşı'na Girmesi

ABD'nin I. Dünya Savaşına Girmesinin Nedenleri

1. Almanya'nın İngiltere ve Fransa'ya karşı denizaltı savaşlarına başlaması ile birlikte ABD'nin uluslararası ticaretini tehdit etmeye başlaması.

2. Almanya'nın Meksika'ya gönderdiği bir telgrafının ABD'nin eline geçmesi. Bu telgrafta Meksika'nın Almanya ile bir ittifak kurması öneriliyordu. ABD'nin Almanya'ya karşı savaşa girmesi durumunda Meksika ABD'ye saldıracaktı. bunun karşılığında ise Teksas, Arizona, Newmexico'yu topraklarına katacaktı.

1915 Mayıs ayında İngiliz yolcu gemileri Arabic ve Lusitania bir ALman denizaltısı tarafından batırıldı. Birçok Amerikan vatandaşının bu olaylarda ölmesi Alman-Amerikan ilişkilerini gerginleştirdi. Almanya'nın geri adımıyla normalleşmeye başlayan ilişkiler; bu sefer 1916'da içinde Amerikan vatandaşlarının da bulunduğu bir Fransız gemisinin batırılmasıyla tekrar gerginleşti. Bir taraftan Meksika ile Almanya'nın yakınlaşması, ittifaka Japonya'nın yaklaştırılması, yaşanan diğer olaylar, ABD'nin dış politikasındaki esasları çizen Monroe Doktrini'ne ters düşmekteydi. 1917'de Alman denizaltıları iki ABD ticaret gemisini batırınca 2 Nisan 1917'de ABD, Almanya'ya savaş açtı.

Lusitania Gemisi


 Aslında ABD'nin savaşa katılmasında iki temel neden bulunmaktaydı:

Hızla sanayileşen ve teknoloji üreten Almanya'yı güçsüzleştirmek birinci ana nedendi. ABD'nin dünya siyasetinde söz sahibi olmak istemesi de ikinci ana neden olarak durmaktaydı. Savaşın başından itibaren savaşan güçlere silah ve lojistik maddeler satan ABD, ekonomik yapısını güçlendirmişti. Silah teknolojisi ileri düzeye gelmişti. Bu avantajını I. Dünya Savaşı'nda kullanan ABD, savaşa İtilaf (Anlaşma) Devletleri safında girdi. Savaşa katılması I. Dünya Savaşı'nın kısa sürede sona ermesine yol açtı.


Derleyen: Ali ÇİMEN

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yurt Açan-Yurt Tutan-Yurt Kurtaran Savaşları Nedir?

Tarihte; Malazgirt Savaşı "Yurt Açan Savaş", Miryokefalon Savaşı "Yurt Tutan Savaş", Büyük Taarruz "Yurt Kurtaran Savaş", Dandanakan Savaşı "Devlet Kuran Savaş" olarak nitelendirilir.    26 Ağustos 1071'de Büyük Selçuklu Devleti ile Anadolu'ya egemen olan Bizans İmparatorluğu arasında Malazgirt Meydan Savaşı yapıldı. BSD Sultanı Alparslan'ın orduları Romen Diyojen'in Bizans Ordusunu hezimete uğrattı. Bu savaştan sonra Türkler Anadolu'yu yurt edinmeye başladı. " Anadolu'nun kapıları Türklere açıldı."    11 Eylül 1176'da Anadolu Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında Denizli-Isparta arasındaki bölgede Miryokefalon  ( Myriokephalon)  Savaşı yapıldı. Bizans İmparatorluğu'nun bu savaştaki amacı Türkleri Anadolu'dan çıkarmaktı. ASD Sultanı II. Kılıç Arslan'ın orduları Bizans ordularını bozguna uğrattı. Böylece Anadolu'nun Türk yurdu olduğu kesinleşti. Türklerin Anadolu'dan atılamay

Atatürk ve Dayısının Çiftliğindeki Günleri

Mustafa Kemal'in Çiftlik Hayatı Mustafa Kemal, Selanik Şemsi Efendi İlkokulu'nda okulun altıncı sınıfında, yani orta kısmının ikinci bölümünü de bitirdiği dönemde babası Ali Rıza Efendi'yi kaybetmenin (28 Kasım 1893) acısını yaşadı. Şok yaşayan aile Zübeyde Hanım'ın isteği üzerine bir müddet Selanik yakınlarındaki Langaza'ya gitti. Orada küçük Mustafa'nın dayısı Hüseyin Ağa, çiftlikte çalışıyordu. Zübeyde Hanım maddi zorluklar yüzünden bu tercihi yapmıştı. Çiftlikte dayısı Hüseyin Ağa ile birlikte çiftlik işlerine yardım etti. Doğayla iç içe oldu. El becerilerini geliştirdi. Bakla tarlsında bekçilik yaptı. Bu çiftlikte bir dönem kalan Mustafa Kemal öğrenim hayatına da ara vermek zorunda kalmıştı. Mustafa'yı buradaki Rum Kilise Okulu'na yollamayı düşünmüşlerse de kendisi buna karşı çıkmıştı. Çiftliğin Arnavut yazıcısı Kamil Efendi'nin ve komşuları Hatice Hanım'ın verdiği derslerden de memnun kalmamıştı. Eğitim imkanından yoksun kalan bu

Gülbank Duası Nedir?

      Tekke âyinlerinde, saraylarda yapılan merâsimlerde, yeniçerilerin törenlerinde hep bir ağızdan yüksek sesle okunan ilâhi ya da duâlara GÜLBANG (Gülbank) denir.   Gülbanklar genellikle Türkçe ve topluca edilen dualardır.  Allah'a yalvarıp yakarma için söylenen dualardır. Yapılacak, ortaya konulacak iş; hayır, mutluluk, başarı getirsin diye yapılan dualardır.   Osmanlıca sözlükte ise Gülbang-ı Muhammedî, ezan demektir. Yeniçeri Gülbankı    Özellikle Bektaşilik, Mevlevîlik ve diğer bazı tarikatlarda çok yaygın bir dua geleneğiydi. Osmanlı Devleti'ndeki en stratejik askeri bölüklerden biri olan Yeniçeri Ocağı'nda bu gelenek yüzlerce yıl sürdürüldü. Yeniçeriler Bektaşîydi,  Ocağ-ı Bektaşîyân'dı.   Ayrıca  Mehteran Bölüğünde mehterbaşı da gülbank okurdu.      Özellikle tarihi Edirne Kırpınar Yağlı güreşlerinde ve diğer yağlı güreşlerde gülbank geleneği günümüze dek sürdürülmüştür. Yine esnaf teşkilatı olan Ahilikte, çıraklık, kalfalık ve ustalık törenl